Uluslararası Para Fonu (IMF), yeni Dünya Ekonomik Görünüm raporunda Türkiye'nin ekonomik büyüme tahminini güncelledi. Rapor, küresel ekonomideki yavaşlamanın aksine, Türkiye ekonomisinin nispeten daha güçlü bir performans sergileyeceğini öngörüyor. IMF, 2025 yılı için Türkiye'nin büyüme tahminini önceki tahmin olan yüzde 2,6'dan yüzde 2,7'ye yükseltti. Bu, Türkiye ekonomisinin direncini ve potansiyelini gösteren önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Ancak, küresel ekonomideki belirsizlikler ve riskler göz önüne alındığında, bu tahminlerin kesin olmaktan uzak olduğu unutulmamalıdır. Ekonomi uzmanları, enflasyon ve jeopolitik risklerin Türkiye'nin büyüme performansını etkileyebileceği konusunda uyarıyor. 2026 yılı için büyüme tahmini ise yüzde 3,2 olarak sabit tutulmuş durumda.

IMF'nin Küresel Büyüme Tahmini Düştü

Küresel ekonomik görünüm ise daha karamsar bir tablo çiziyor. IMF, 2025 için küresel büyüme tahminini yüzde 3,3'ten yüzde 2,8'e düşürdü. Bu düşüş, jeopolitik belirsizlikler, yüksek enflasyon ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar gibi faktörlere bağlı olarak açıklanıyor. 2026 yılı için küresel büyüme tahmini de yüzde 3,3'ten yüzde 3'e revize edildi. Bu gelişmeler, Türkiye ekonomisinin küresel ekonomik dalgalanmalardan nispeten daha az etkileneceğini gösteriyor.

Türkiye'deki Enflasyon ve Cari Denge

IMF raporu, Türkiye'de enflasyonun bu yıl ortalama yüzde 35,9, 2026'da ise yüzde 22,8 olacağını tahmin ediyor. Bu yüksek enflasyon oranları, Türkiye ekonomisi için önemli bir risk faktörü oluşturuyor. Raporda ayrıca, Türkiye'de cari dengenin GSYH'ya oranının 2025 ve 2026'da eksi yüzde 1,2 olacağı öngörülüyor. Bu veriler, Türkiye ekonomisinin dış ticaret dengesindeki hassasiyetini ve sürdürülebilir büyüme için yapısal reformlara ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Hükümetin ekonomik politikaları ve uygulayacağı önlemler, bu tahminleri doğrudan etkileyebilir.

Türkiye Ekonomisi İçin Önemli Değerlendirme

IMF'nin Türkiye ekonomisi için verdiği güncellenmiş tahminler, hem olumlu hem de olumsuz yönleri göz önünde bulundurmayı gerektiriyor. Yükselen büyüme tahminleri, ülkenin ekonomik direncini gösteriyor olsa da, yüksek enflasyon ve cari açık riski ihmal edilemez. Dolayısıyla, Türkiye'nin sürdürülebilir bir ekonomik büyüme için sağlam politikalar uygulamaya devam etmesi hayati önem taşıyor. Gelecek dönemlerde, bu tahminlerin ne kadar gerçekçi olacağı, ülkenin ekonomik politikalarının etkinliğine ve küresel ekonomik gelişmelere bağlı olarak değişecektir.